Gusül Almanın Hikmeti Nedir?

Değerli Kardeşim!

Allah Azze ve Celle, insanoğlunu kendisine ibadet etmesi için yaratmış, kâinatı da bu yüzden emrine âmâde kılmıştır.[1] O’nun (c.c) yüklediği uhrevî sorumluluklar, hikmet boyutuyla bilinerek yerine getirilirse hayat elbette ki daha bir mânalı olur. Fakat sorumlulukların getirdiği emir ve yasakların bazısı vardır ki, hikmeti görülecek üzerinde tefekkür edilecek şeylerken bazısı böyle değildir. Bunlar, biz acizlerin göremediği lakin, Allah’ın (c.c) nezdinde hikmetli olduğundan kesinlikle şüphe etmediğimiz şeylerdir. Nitekim birçok âyetlerde Allah Teâlâ için “Her hükmü, işi sağlam ve hikmetli olandır ve her şeyden haberdardır.”[2] denilmektedir.

Örnek verecek olursak mesela; “Allah Teâlâ, meleklere “Ben yeryüzünde bir halife yaratacağım.” demişti. Onlar da “Biz seni övgü ile tesbih ederken ve senin kutsallığını dile getirip dururken orada fesat çıkaracak ve kan dökecek birini mi yaratacaksın?” dediler. Allah “Şüphe yok ki, ben sizin bilmediklerinizi bilirim” buyurdu.”[3]

“Hz. İsmâîl (a.s), babasıyla beraber iş güç tutacak yaşa gelince babası Hz. İbrâhîm (a.s) O’na (a.s), “Yavrucuğum!” dedi, “Rüyamda seni kurban ettiğimi gördüm; düşün bakalım sen bu işe ne diyeceksin?” Dedi ki: “Babacığım! Sana buyurulanı yap; inşaallah beni sabredenlerden biri olarak bulacaksın.” Her ikisi de ilâhî buyruğa teslim olunca ve Hz. İbrâhîm (a.s) oğlunu yüzüstü yatırınca, Yüce Allah, Hz. İbrâhîm’e seslendi ve dedi ki: “Ey İbrâhim! Tamam, rüyanı gerçekleştirmiş oldun. İşte iyileri biz böyle ödüllendiririz. Bu, kesinlikle senin için apaçık bir imtihandı.”[4]

Tek başına bir ümmet olan Hz. İbrâhîm (a.s), evladını Allah Azze ve Celle yolunda feda etmekten bir an olsun tereddüt etmedi, sebeb-i hikmetini de sorgulamadı. Aklıyla veyahut duygularıyla hareket edip ilâhî emri hiçe saymadı. Bundan dolayı da Allah Teâlâ O’nu (a.s.) müjdeledi:

“Biz, (oğlunun canına) bedel olarak ona iri bir kurbanlık verdik. Onun hakkında, “İbrâhim’e selâm olsun!” ifadesini sonradan gelen nesiller arasında devam ettirdik. Evet, iyileri işte böyle ödüllendiririz.  Çünkü o, bizim mümin kullarımızdandı, İyi insanlardan (seçilmiş) bir peygamber olarak ona İshak’ı da müjdeledik. Ona ve İshak’a bereketler indirdik. Onların soyu içinde iyisi bulunduğu gibi açıkça kendine kötülük edeni de olacaktı.”[5]

 

Dipnot

[1] Bkz. Zâriyât, 51/56.

[2] Bkz. En’âm, 6/73.

[3] Bkz. Bakara, 2/30.

[4] Sâffât, 37/103-106.

[5] Saffât, 37/107-113.

You May Also Like